"Stratejik değeri artırmak gelişen teknolojileri benimsemekle mümkün"
Ernst & Young, 2024 Uluslararası Vergi ve Transfer Fiyatlandırması Araştırması’nın sonuçlarını yayımladı. Araştırmaya göre küresel vergi reformu, teknolojinin verimsiz kullanımı ve ekonomik belirsizlik, işletmelerin transfer fiyatlandırması politikaları üzerinde ciddi baskı oluşturuyor. Araştırmaya katılanların %84'ü küresel vergi reformları nedeniyle, çifte vergilendirme riskiyle karşı karşıya olduklarını düşünüyor
07 Şubat 2024 - 17:06
Uluslararası danışmanlık, denetim, vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst & Young), 47 ülkeden 1000 profesyonel ile yaptığı 2024 Uluslararası Vergi ve Transfer Fiyatlandırması Araştırması’nın sonuçlarını yayımladı. Araştırma, kuruluşlar için kritik işlevleri olan uluslararası vergilendirme ve transfer fiyatlandırmasına ışık tutarak önemli bulguları göz önüne seriyor. Araştırmaya katılanların %84'ü küresel vergi reformuyla orta veya önemli derecede çifte vergilendirme riskiyle karşı karşıya olduğunu düşünüyor. %71'i küresel asgari vergilerin transfer fiyatlandırması politikalarını orta veya önemli derecede etkileyeceğini düşünüyor.
Katılımcıların %75'i teknolojinin verimsiz kullanımını, %67'si zayıf veri kalitesini en büyük zorluk olarak görüyor. %73'ü gelişmiş operasyonel transfer fiyatlandırması teknolojisine yatırım yapmanın risk yönetiminde orta veya önemli derecede iyileşme sağlayacağına inanıyor.
Transfer fiyatlandırmasını dış faktörler de etkiliyor
Şirketler, aynı zamanda enflasyon, tedarik zincirindeki değişimler ve jeopolitik gelişmeler gibi çeşitli dış baskılarla da mücadele ediyor. Araştırmaya katılanların %77'sine göre enflasyon, önümüzdeki üç yıl içinde transfer fiyatlandırması politikaları üzerinde etkili olacak, yine katılımcıların %51'i ise enflasyon nedeniyle yüksek faiz oranlarının şirketler arası borç fiyatlandırmasını etkilediğini düşünüyor.
Tedarik zincirlerindeki değişiklikler, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) hedeflerine yönelik taahhütler daha fazla zorluk yaratıyor. Ankete katılanların %42’si, kuruluşlarının son üç yılda jeopolitik sorunlar nedeniyle üretimi başka yere taşıdığını, %39’u değişen vergi politikalarıyla ilgili değişiklikler yaptıklarını belirtiyor. Katılımcıların %28’i ESG politikalarını hesaba katarak transfer fiyatlandırmasını değiştirmişken, %70'inden fazlasının ESG hedeflerini karşılamak için tedarik zinciri değişikliklerini değerlendirme sürecinde olduğu görülüyor. Katılımcıların %73'ü gelişmiş operasyonel transfer fiyatlandırması teknolojisine yatırım yapmanın risk yönetiminde iyileşme ile sonuçlanacağı görüşünde. %88'i transfer fiyatlandırmasında teknolojiyi benimsemenin önümüzdeki üç yıl içinde kuruluşlarına tasarruf sağlayacağı inancında.
Artan riskler transfer fiyatlandırmasında kesinliğe teşvik ediyor
Araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri de peşin fiyatlandırma anlaşmalarına ilginin çarpıcı biçimde artması. Matrah aşındırma ve kâr aktarımı 2.0 dünyasında daha fazla değer yaratmak için bu anlaşmaların gelecekte çok yararlı olacağını söyleyenlerin oranı iki kattan fazla arttı. EY Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı, Uluslararası Vergilendirme Hizmetleri Lideri Ateş Konca konuyla ilgili şunları söyledi; “Küresel vergi reformunun uygulanma süreci ve konular, vergi departmanlarını zorluyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin büyük çoğunluğu, Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) Matrah Aşındırması ve Kâr Aktarımına İlişkin Kapsayıcı Çerçeve projesinde, çifte vergilendirme riskiyle karşı karşıya olduklarını söylüyor. Pillar 2 (İkinci Sütun) kapsamındaki çok uluslu şirketler, %15 oranında yeni küresel asgari vergi ile karşı karşıya. Gerek Pillar 2 kapsamında açıklanan asgari vergilerin uygulandığı vergi ortamına, gerekse raporların kamuya açıklanmasıyla ilgili daha şeffaf dünyaya geçiş şirketleri, vergi otoritelerinin taleplerini ve İkinci Sütun hesaplamalarını yönetmek için verilerini standartlaştırmaya itiyor. İyileştirilmiş standart veriler, işletmelerin iş yükü taleplerini karşılama ve potansiyel vergi anlaşmazlıklarını etkili yönetmelerine yardımcı olacak.”
EY Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı, Transfer Fiyatlandırması Hizmetleri Lideri Serdar Sumay da şu değerlendirmeyi yaptı; “Şirketler dünya çapında yeni ve karmaşık vergi raporlama gerekliliklerine tabii olmaya başladı. Transfer fiyatlandırması denetimlerinin doğası değişiyor. İki, üç yıl sonra denetimler daha farklı olacak. Bu nedenle, transfer fiyatlandırması yöneticilerinin, eylemlerini gelecekte incelenecekleri yollar açısından düşünmesi gerekiyor. Şirketler önce planlama, uygulama ve sonucunda pozisyonları destekler dokümantasyonlar üretme şeklindeki geleneksel yollar ile birlikte teknoloji odaklı otomasyon ve verilerle desteklenen çözüm planlarına sahip olmayı da içeren güçlü bir stratejiye odaklanmalılar.”
Raporun tamamına EY Web sitesi üzerinden ulaşılabilir.
Katılımcıların %75'i teknolojinin verimsiz kullanımını, %67'si zayıf veri kalitesini en büyük zorluk olarak görüyor. %73'ü gelişmiş operasyonel transfer fiyatlandırması teknolojisine yatırım yapmanın risk yönetiminde orta veya önemli derecede iyileşme sağlayacağına inanıyor.
Transfer fiyatlandırmasını dış faktörler de etkiliyor
Şirketler, aynı zamanda enflasyon, tedarik zincirindeki değişimler ve jeopolitik gelişmeler gibi çeşitli dış baskılarla da mücadele ediyor. Araştırmaya katılanların %77'sine göre enflasyon, önümüzdeki üç yıl içinde transfer fiyatlandırması politikaları üzerinde etkili olacak, yine katılımcıların %51'i ise enflasyon nedeniyle yüksek faiz oranlarının şirketler arası borç fiyatlandırmasını etkilediğini düşünüyor.
Tedarik zincirlerindeki değişiklikler, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) hedeflerine yönelik taahhütler daha fazla zorluk yaratıyor. Ankete katılanların %42’si, kuruluşlarının son üç yılda jeopolitik sorunlar nedeniyle üretimi başka yere taşıdığını, %39’u değişen vergi politikalarıyla ilgili değişiklikler yaptıklarını belirtiyor. Katılımcıların %28’i ESG politikalarını hesaba katarak transfer fiyatlandırmasını değiştirmişken, %70'inden fazlasının ESG hedeflerini karşılamak için tedarik zinciri değişikliklerini değerlendirme sürecinde olduğu görülüyor. Katılımcıların %73'ü gelişmiş operasyonel transfer fiyatlandırması teknolojisine yatırım yapmanın risk yönetiminde iyileşme ile sonuçlanacağı görüşünde. %88'i transfer fiyatlandırmasında teknolojiyi benimsemenin önümüzdeki üç yıl içinde kuruluşlarına tasarruf sağlayacağı inancında.
Artan riskler transfer fiyatlandırmasında kesinliğe teşvik ediyor
Araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri de peşin fiyatlandırma anlaşmalarına ilginin çarpıcı biçimde artması. Matrah aşındırma ve kâr aktarımı 2.0 dünyasında daha fazla değer yaratmak için bu anlaşmaların gelecekte çok yararlı olacağını söyleyenlerin oranı iki kattan fazla arttı. EY Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı, Uluslararası Vergilendirme Hizmetleri Lideri Ateş Konca konuyla ilgili şunları söyledi; “Küresel vergi reformunun uygulanma süreci ve konular, vergi departmanlarını zorluyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin büyük çoğunluğu, Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) Matrah Aşındırması ve Kâr Aktarımına İlişkin Kapsayıcı Çerçeve projesinde, çifte vergilendirme riskiyle karşı karşıya olduklarını söylüyor. Pillar 2 (İkinci Sütun) kapsamındaki çok uluslu şirketler, %15 oranında yeni küresel asgari vergi ile karşı karşıya. Gerek Pillar 2 kapsamında açıklanan asgari vergilerin uygulandığı vergi ortamına, gerekse raporların kamuya açıklanmasıyla ilgili daha şeffaf dünyaya geçiş şirketleri, vergi otoritelerinin taleplerini ve İkinci Sütun hesaplamalarını yönetmek için verilerini standartlaştırmaya itiyor. İyileştirilmiş standart veriler, işletmelerin iş yükü taleplerini karşılama ve potansiyel vergi anlaşmazlıklarını etkili yönetmelerine yardımcı olacak.”
EY Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı, Transfer Fiyatlandırması Hizmetleri Lideri Serdar Sumay da şu değerlendirmeyi yaptı; “Şirketler dünya çapında yeni ve karmaşık vergi raporlama gerekliliklerine tabii olmaya başladı. Transfer fiyatlandırması denetimlerinin doğası değişiyor. İki, üç yıl sonra denetimler daha farklı olacak. Bu nedenle, transfer fiyatlandırması yöneticilerinin, eylemlerini gelecekte incelenecekleri yollar açısından düşünmesi gerekiyor. Şirketler önce planlama, uygulama ve sonucunda pozisyonları destekler dokümantasyonlar üretme şeklindeki geleneksel yollar ile birlikte teknoloji odaklı otomasyon ve verilerle desteklenen çözüm planlarına sahip olmayı da içeren güçlü bir stratejiye odaklanmalılar.”
Raporun tamamına EY Web sitesi üzerinden ulaşılabilir.
YORUMLAR