Kadın sağlığında 7 ciddi sinyal
Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, kadın sağlığında gözardı edilen asla hafife alınmamsı gereken 7 sinyali açıkladı
16 Ocak 2024 - 15:41
Kadın hastalıklarında erken teşhis ve tedavi hayat kurtarıyor. Geç kalındığında tedavisi güçleşen ciddi hastalıkların belirtileri kadınlar tarafından ‘strestendir’ veya ‘önemli bir sorun yoktur’ düşüncesiyle göz ardı edilebiliyor. Adet düzensizliği, ara kanamalar ve sık idrara çıkma gibi belirtiler, ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, “Kadınların herhangi bir yakınmada hekimlerine başvurmaları çok önemli. Erken tanı ve tedavi ile pek çok hastalık ciddi sağlık problemlerine yol açmadan tedavi edilebilir. Hiçbir yakınma olmasa da kadınların 21 yaşından itibaren her yıl düzenli jinekolojik muayenelerini yaptırmaları. Smear testi sayesinde hücresel değişimler rahim ağzı kanserine dönüşmeden tedavi edilebilir. Ayrıca yine düzenli kontrollerini yaptıran kadınlar, genelde belirti vermeden ilerleyen yumurtalık kanserine karşı önemli avantajlar elde edebilirler” diyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, kadınların mutlaka hekime başvurmaları gereken 7 sinyali anlattı; önemli uyarılarda bulundu.
Adet düzensizliği ve ara kanamalar
Adet düzensizliği ihmal edilmemesi gereken önemli belirtilerden. Aşırı stres veya egzersiz, hızlı kilo alıp–verme, polikistik over sendromu (PCOS), tiroit veya prolaktin hormonu problemlerinden kaynaklanıyor. Dr. Arıoğlu Aydın, “Aşırı ve yoğun görülen uzun süreli adet kanamalarında jinekolojik değerlendirme yapılması gerektiğine işaret ederek, “Yoğun adet kanamaları endometrial polip, miyom, rahim duvarı kalınlaşması, rahim ağzı ve endometrium kanserinin önemli bir belirtisi olabilir” diye konuşuyor.
Kasık ağrısı, karında şişlik
Kasık ağrısı, enfeksiyon, miyom, yumurtalık kistleri ve endometriozise işaret edebiliyor. Ağrıya vajinal akıntı eşlik ediyorsa pelvik enfeksiyonunu değerlendirmek önemli. Antibiyotik tedavisine rağmen ateş, şiddetli karın ve bel ağrısı oluşursa, rahim, yumurtalık ile tubaların enfeksiyonu ve abse açısından ileri tetkik gerekebilir. Dr. Arıoğlu Aydın, kasık ağrısına endometriozis hastalığının neden olabileceğine dikkat çekerek, “Endometriozis rahim içini kaplayan dokunun rahim dışında, endometrioma (çikolata kisti) ise endometriozisin yumurtalıklarda olması. Kasık ağrısına adet gecikmesi eşlik ediyorsa dış gebelik olabilir. Karın ağrısı ve şişliğe kilo kaybı eşlik ediyorsa yumurtalık kanseri tetkiki yapılmalı. Yumurtalık kanseri ileri evrede belirti verdiği için yıllık jinekolojik muayene, erken tanı ve tedavide büyük önem taşır” diyor.
Genital siğiller
Genital bölgede kabarık ve deri renginde lezyonlar ‘genital siğil’ olabiliyor. Değişik görünümde, renk ve çeşitli yaygınlıkta görülen siğiller Human Papilloma Virüsü’nden (HPV) kaynaklanıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, siğillerin şikayet oluşturmadığını ve nadiren kaşıntıya yol açtığını belirterek, “Siğillerin yüzde 90’ından sorumlu olan HPV tip 6 ve 11 rahim ağzı kanseri açısından düşük risk taşır. Ancak rahim ağzı kanseri tarama testlerinin mutlaka yapılması gerekir” dedi.
Cinsel ilişki sonrasında kanama
Cinsel ilişki sonrasında oluşan vajinal kanama; vajinal enfeksiyonlar, rahim ağzında oluşan polipler, çok daha önemlisi rahim ağzı kanseri lezyonlarına bağlı görülebiliyor. Rahim ağzı kanserine en sık yol açan etkenin genellikle cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virüsü (HPV) olduğuna dikkat çeken Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, “Bu virüs cinsel ilişki sonrasında vajinal kanamayla kendini belli edebilir, ancak hastalığın erken dönemlerinde şikayet vermeyebilir. Bu nedenle jinekolojik muayene esnasında yapılan Smear – HPV testleri büyük önem taşır. Tarama testleri (Smear -HPV testleri) ile kanser öncüsü lezyonlar tespit edilebilir. Erken tanı ve doğru tedaviyle rahim ağzı kanserinin gelişimi önlenebilir” bilgisini veriyor.
Vajnal akıntı
Fizyolojik vajinal akıntı kokusuz, şeffaf ve renksizdir. Vajina florasında yararlı mikroorganizmalar baskın. Flora dengesinin bozulması vajinal akıntıda değişikliklere yol açabilir. Vajinal akıntı sarı ya da yeşil renkli, kötü kokulu ise kasık veya bel ağrısı ile kaşıntı eşlik ediyorsa, enfeksiyon olabilir. Gonore, klamidya, üroplazma veya mikroplazma gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonda eşlere antibiyotik tedavisi yapılır.
Menopoz döneminde kanama
Son adet tarihinden bir yıl sonraki vajinal kanamalarda mutlaka hekime başvurulmalı. Kanamalar vajinal kuruluğa bağlı vajinal atrofi kanamaları, endometrial hiperplaziler (rahim iç zarının kalınlaşması), rahim ağzı ya da endometrium kaynaklı polip, miyom, rahim ağzı ve endometrium kanserlerinin habercisi olabilir. Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, menopozda gelişen kanamaların önemsenmesi gerektiğini söyleyerek, “Bu kanamalarda jinekolojik muayenenin yanında rahim ağzı kanseri tarama testleri ve ultrasonografiye başvurulur. Rahim içi zarının kalın olduğu tespit edilirse, endometrial biyopsi değerlendirilmeli ve patoloji incelemesi yapılmalı” diyor.
Sık idrara çıkma
Sık idrara çıkma idrar yolu enfeksiyonları, üriner inkontinans ve bazı kronik durumlardan olabilir. İdrar yolu enfeksiyonları, bakterilerin üriner sisteme girmesi ve enfeksiyona yol açmasıyla karakterizedir. Bu durum, sık idrara çıkma, yanma hissi ve idrar yaparken acı gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Üriner inkontinansı idrar kesesinin kontrolünün kısmen veya tamamen kaybedilmesi durumudur ve sık idrara çıkma, idrar kaçırma ile ani idrar ihtiyacı gibi semptomlarla ortaya çıkıyor.
Adet düzensizliği ve ara kanamalar
Adet düzensizliği ihmal edilmemesi gereken önemli belirtilerden. Aşırı stres veya egzersiz, hızlı kilo alıp–verme, polikistik over sendromu (PCOS), tiroit veya prolaktin hormonu problemlerinden kaynaklanıyor. Dr. Arıoğlu Aydın, “Aşırı ve yoğun görülen uzun süreli adet kanamalarında jinekolojik değerlendirme yapılması gerektiğine işaret ederek, “Yoğun adet kanamaları endometrial polip, miyom, rahim duvarı kalınlaşması, rahim ağzı ve endometrium kanserinin önemli bir belirtisi olabilir” diye konuşuyor.
Kasık ağrısı, karında şişlik
Kasık ağrısı, enfeksiyon, miyom, yumurtalık kistleri ve endometriozise işaret edebiliyor. Ağrıya vajinal akıntı eşlik ediyorsa pelvik enfeksiyonunu değerlendirmek önemli. Antibiyotik tedavisine rağmen ateş, şiddetli karın ve bel ağrısı oluşursa, rahim, yumurtalık ile tubaların enfeksiyonu ve abse açısından ileri tetkik gerekebilir. Dr. Arıoğlu Aydın, kasık ağrısına endometriozis hastalığının neden olabileceğine dikkat çekerek, “Endometriozis rahim içini kaplayan dokunun rahim dışında, endometrioma (çikolata kisti) ise endometriozisin yumurtalıklarda olması. Kasık ağrısına adet gecikmesi eşlik ediyorsa dış gebelik olabilir. Karın ağrısı ve şişliğe kilo kaybı eşlik ediyorsa yumurtalık kanseri tetkiki yapılmalı. Yumurtalık kanseri ileri evrede belirti verdiği için yıllık jinekolojik muayene, erken tanı ve tedavide büyük önem taşır” diyor.
Genital siğiller
Genital bölgede kabarık ve deri renginde lezyonlar ‘genital siğil’ olabiliyor. Değişik görünümde, renk ve çeşitli yaygınlıkta görülen siğiller Human Papilloma Virüsü’nden (HPV) kaynaklanıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, siğillerin şikayet oluşturmadığını ve nadiren kaşıntıya yol açtığını belirterek, “Siğillerin yüzde 90’ından sorumlu olan HPV tip 6 ve 11 rahim ağzı kanseri açısından düşük risk taşır. Ancak rahim ağzı kanseri tarama testlerinin mutlaka yapılması gerekir” dedi.
Cinsel ilişki sonrasında kanama
Cinsel ilişki sonrasında oluşan vajinal kanama; vajinal enfeksiyonlar, rahim ağzında oluşan polipler, çok daha önemlisi rahim ağzı kanseri lezyonlarına bağlı görülebiliyor. Rahim ağzı kanserine en sık yol açan etkenin genellikle cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virüsü (HPV) olduğuna dikkat çeken Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, “Bu virüs cinsel ilişki sonrasında vajinal kanamayla kendini belli edebilir, ancak hastalığın erken dönemlerinde şikayet vermeyebilir. Bu nedenle jinekolojik muayene esnasında yapılan Smear – HPV testleri büyük önem taşır. Tarama testleri (Smear -HPV testleri) ile kanser öncüsü lezyonlar tespit edilebilir. Erken tanı ve doğru tedaviyle rahim ağzı kanserinin gelişimi önlenebilir” bilgisini veriyor.
Vajnal akıntı
Fizyolojik vajinal akıntı kokusuz, şeffaf ve renksizdir. Vajina florasında yararlı mikroorganizmalar baskın. Flora dengesinin bozulması vajinal akıntıda değişikliklere yol açabilir. Vajinal akıntı sarı ya da yeşil renkli, kötü kokulu ise kasık veya bel ağrısı ile kaşıntı eşlik ediyorsa, enfeksiyon olabilir. Gonore, klamidya, üroplazma veya mikroplazma gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonda eşlere antibiyotik tedavisi yapılır.
Menopoz döneminde kanama
Son adet tarihinden bir yıl sonraki vajinal kanamalarda mutlaka hekime başvurulmalı. Kanamalar vajinal kuruluğa bağlı vajinal atrofi kanamaları, endometrial hiperplaziler (rahim iç zarının kalınlaşması), rahim ağzı ya da endometrium kaynaklı polip, miyom, rahim ağzı ve endometrium kanserlerinin habercisi olabilir. Dr. Çağrı Arıoğlu Aydın, menopozda gelişen kanamaların önemsenmesi gerektiğini söyleyerek, “Bu kanamalarda jinekolojik muayenenin yanında rahim ağzı kanseri tarama testleri ve ultrasonografiye başvurulur. Rahim içi zarının kalın olduğu tespit edilirse, endometrial biyopsi değerlendirilmeli ve patoloji incelemesi yapılmalı” diyor.
Sık idrara çıkma
Sık idrara çıkma idrar yolu enfeksiyonları, üriner inkontinans ve bazı kronik durumlardan olabilir. İdrar yolu enfeksiyonları, bakterilerin üriner sisteme girmesi ve enfeksiyona yol açmasıyla karakterizedir. Bu durum, sık idrara çıkma, yanma hissi ve idrar yaparken acı gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Üriner inkontinansı idrar kesesinin kontrolünün kısmen veya tamamen kaybedilmesi durumudur ve sık idrara çıkma, idrar kaçırma ile ani idrar ihtiyacı gibi semptomlarla ortaya çıkıyor.
YORUMLAR