Hayvan bakımı çocukta psikolojiyi olumlu etkiliyor
Yapılan araştırmalar evcil hayvan besleyen ve onlarla büyüyen çocukların ileriki yaşlarında iletişimi daha güçlü, empati duygusu yüksek, anlayışlı ve girişken çocuklar olduğunu söylüyor. Bunun yanı sıra araştırmalar çocuklarda merhamet duygusunun da geliştiğini belirtiyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın hayvan beslemenin çocuklarda oluşturduğu olumlu etkileri hakkında konuştu.
07 Ekim 2022 - 11:18
Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, sevgi kavramının oldukça bir geniş bir kavram olduğunu dile getirdi. Somuttan soyuta ele alındığında sonsuz bir havuza sahip olduklarını söyleyen Taşkın, fakat bu kavramı genişletmenin bizim elimizde olduğu gibi daraltmanın da bizim elimizde olduğuna dikkat çekti. Sevgi ile ilk olarak çocuklukta karşılaşıldığını aktaran Taşkın, “şanslıysak ilk olarak bizi bu kavram ile anne ya da aile bireyleri tanıştırır” diyerek, zamanla öğrendiğimiz sevgi kavramını ailemize, evimize ve çevremize yaymaya başladığımızı belirtti. Yaydığımız sevginin karşılık bulduğunu görmenin çok değerli olduğunu vurgulayan Taşkın, “Sevginin alınan ve verilen bir kavram olduğunu çocukluğumuzda öğreniriz” dedi.
Açıklamasının devamında yapılan araştırmalar sonucunda çocukluk çağında evcil bir hayvana sahip olan çocukların empati duygusunun daha çok geliştiği, sevgi ve merhamet duygusunun da pekiştiğinin ortaya çıktığını söyleyen Taşkın, bir çocuğun evde hayvan bakımını gördüğünde onun beslenmesi, ihtiyaçları ve sevgi verilmesini gözlemlediğini söyledi. Çocukların, ebeveynleri nasıl bir tutum izliyorsa ilk olarak o yoldan ilerlediğini ve ardından deneme yanılma yolu ile iletişime geçmeye başladığını ifade eden Taşkın, aralarında oluşan bağın ise zamanla oldukça güçlendiğini dile getirdi. Çocuğun belli bir süre evcil hayvanı arkadaşı gibi görebileceğini ve ardından idrak ettiği sürece ona bakım vermeye başlayabileceğini belirten Taşkın, “Bakım verme süreci kişilik gelişimi için oldukça değerlidir. Çocuk iletişimin türlerini, sevgi dilini, konuşmadan davranışlar ile bile sevgi görebileceğini idrak eder. Çocukta yardım etme ve sevgi verme duygusu pekişir. Aynı zamanda bakım vermenin verdiği huzuru keşfeder. Çocuk aktif olmak zorunda kalır çünkü onun yanında ona ihtiyacı olan küçük bir dostu vardır” dedi.
Taşkın konuşmasının sonunda empati yapabilen çocukların her zaman ilişki ve iletişimde çok daha ileride olduğunun unutulmaması gerektiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Çocuğun evde öğrendiği bu duyguyu dışarıdaki hayvanlara da yansıtması ebeveynler içinde oldukça mutlu edici olacaktır. Her ebeveyn çocuğunun yardım sever ve dost canlısı yetişmesini hedefler. En önemli faktörlerden bir tanesi de koşulsuz sevgiyi öğrenmektir. Kişi bunu çocukluk çağında öğrenememiş olabilir ama öğrenmek için hiçbir zaman geç değil. Her koşulda sevecek, birlikte bir yaşam sürecek olan minik dostlar, insan psikolojisini her açıdan desteklediği gibi biyolojik sağlığı da destekliyor. Gün içinde onlarla yapılacak 20 dakikalık bir egzersiz bile iyi gelecek, psikolojik sağlamlılığı artıracaktır. Hayvanların depresyon, anksiyete bozuklukları gibi psikiyatrik hastalıklara iyi geldiği ve serotonin salgılanmasında bir faktör olduğu bilimsel araştırmalar ile de kanıtlandı.”
Açıklamasının devamında yapılan araştırmalar sonucunda çocukluk çağında evcil bir hayvana sahip olan çocukların empati duygusunun daha çok geliştiği, sevgi ve merhamet duygusunun da pekiştiğinin ortaya çıktığını söyleyen Taşkın, bir çocuğun evde hayvan bakımını gördüğünde onun beslenmesi, ihtiyaçları ve sevgi verilmesini gözlemlediğini söyledi. Çocukların, ebeveynleri nasıl bir tutum izliyorsa ilk olarak o yoldan ilerlediğini ve ardından deneme yanılma yolu ile iletişime geçmeye başladığını ifade eden Taşkın, aralarında oluşan bağın ise zamanla oldukça güçlendiğini dile getirdi. Çocuğun belli bir süre evcil hayvanı arkadaşı gibi görebileceğini ve ardından idrak ettiği sürece ona bakım vermeye başlayabileceğini belirten Taşkın, “Bakım verme süreci kişilik gelişimi için oldukça değerlidir. Çocuk iletişimin türlerini, sevgi dilini, konuşmadan davranışlar ile bile sevgi görebileceğini idrak eder. Çocukta yardım etme ve sevgi verme duygusu pekişir. Aynı zamanda bakım vermenin verdiği huzuru keşfeder. Çocuk aktif olmak zorunda kalır çünkü onun yanında ona ihtiyacı olan küçük bir dostu vardır” dedi.
Taşkın konuşmasının sonunda empati yapabilen çocukların her zaman ilişki ve iletişimde çok daha ileride olduğunun unutulmaması gerektiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Çocuğun evde öğrendiği bu duyguyu dışarıdaki hayvanlara da yansıtması ebeveynler içinde oldukça mutlu edici olacaktır. Her ebeveyn çocuğunun yardım sever ve dost canlısı yetişmesini hedefler. En önemli faktörlerden bir tanesi de koşulsuz sevgiyi öğrenmektir. Kişi bunu çocukluk çağında öğrenememiş olabilir ama öğrenmek için hiçbir zaman geç değil. Her koşulda sevecek, birlikte bir yaşam sürecek olan minik dostlar, insan psikolojisini her açıdan desteklediği gibi biyolojik sağlığı da destekliyor. Gün içinde onlarla yapılacak 20 dakikalık bir egzersiz bile iyi gelecek, psikolojik sağlamlılığı artıracaktır. Hayvanların depresyon, anksiyete bozuklukları gibi psikiyatrik hastalıklara iyi geldiği ve serotonin salgılanmasında bir faktör olduğu bilimsel araştırmalar ile de kanıtlandı.”
YORUMLAR